CHP´nin Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, hafta sonu iki günlük çalışma programı kapsamında evine, İskenderun´a, Arsuz´a geldi. Genel Başkan´ın İstanbul´daki parti çalışmaları çağrısı üzerine programını tamamlamadan Cumartesi günü İskenderun´dan ayrıldı.
*‘Bizim kızımız´ yakınlığı ile karşılandığı evinde ‘genel başkan yardımcısı´ sıfatıyla katıldığı ve ağırlandığı ilk toplantı, narenciye ve üreticilerinin sorunlarının ele alındığı forumdu.
*İskenderun ve Arsuz ilçe teşkilatlarını buluşturan CHP´nin Narenciye Forumu, milletvekili aday adayları için de platform oluşturdu.
*Narenciye denince elbet akla gelen Erzin ve Dörtyol´u aradı gözler. Ne bölgedeki üretici birliklerinin temsilcileri ne de ihracatçı birliklerinden temsilci bulunuyordu. Eksikliği, bölgeden gelen bir elin parmaklarına ulaşmayan sayıda üretici giderdi mi bilemem ama Şahin Telli ile Bestami Özmen dış politikadan bölgedeki sanayi yatırım tercihlerine kadar narenciye üreticisinin eteklerindeki taşları döktüler.
*Toplantıda bir yad etme de vardı ayrıca. Yakın tarihe kadar bölgenin üretiminden pazarlamasına denge işlevini üstlenen bir kuruluş anılmadan geçilmedi: Bamek ve Bameks´i markalaştıran isim Besim Atalay Mülayim.
Konuya en çok narenciyenin tüketici cephesinden yaklaşıldı. Yaklaşılırken markalaşmadan, ürün desenine, çevresel sorunlara dikkat çekildi. Toplantının Milletvekili Mevlüt Dudu ile Selin Sayek Böke´nin konuşmasının ardından ilk söz alan kendisi aynı zamanda bir deniz nakliye firmasının da ortağı olarak tanıtan Seher Uyar oldu. Uyar, bölgenin tatlı limonunu hatırlattı. Ardından söz alan Bülent Bozdoğan, bölgede sanayileşme planlamasında demir çelik sektörü tercihiyle bedeli narenciyenin ödediğini belirtti. Riyat Kırmızıoğlu, sembol ürün narenciyeden devletin neoliberal politikalarına; Ali Aslan her 4 km.ye kurulacak termik santrallerin katlanmış etkisine; Lokantacılar Odası Başkanı Hidayet Şahinoğlu, unutulan Akçay portakalına; Kamil Turan sorunun temelindeki planlama hatırlatmasına uzanan konuşmaları ile konuya, ‘narenciye tüketicisi´ cephesinden yaklaşan isimlerdi. Aynı zamanda bir üretici de olan Dr.Yılmaz Şahutoğlu yükselen üretim maliyetlerine ve ihracattaki pazar sorununa dikkat çekmesinin ardından İskenderun eski Belediye Başkanı Yusuf Civelek´ten ‘üreticiler konuşsun´ uyarısı geldi.
Narenciye forumu, yine CHP´nin 2006 yılında oluşturduğu ‘narenciye üreticilerinin sorunlarını araştırma komisyonu´ heyetini, Hatay Çalışma Grubunu hatırlattı. O tarihten bu tarihe bölgede yaşananlara baktığımızda gelişmenin narenciyenin, narenciye üreticinin aleyhine yaşandığını görüyoruz. Sanayi arsasına dönüşen narenciye bahçeleri tek başına örnek oluşturabilecek görünürlülükte.
2006´daki CHP´nin komisyonuna rapor sunan Erzin Narenciye Üreticileri Birliği´nin 2005-2006 raporunu, küçük bir alıntıyla paylaşmak istiyorum:
-Teşvik ve destek adı altındaki ödenekler yetersiz kalıyor. Üstelik üreticiye çare olmuyor.
-Hal yasasındaki değişiklik, aracının elinin çiftçinin cebinden çıkmasını sağlayacak.
-Üreticinin kullandığı girdilerdeki KDV ve ÖTV´lerin azaltılmalı.
-Narenciye suyunu işleyecek tesislerin kurulmasına kredi ve teşvik verilmeli.