Nurullah ER


BAHARCA BAHARI YAŞAMAK

Nurullah ER


Bahar mutluluğu, bayram sevinciyle buluştu.
Aylardan Nisan.
Yağmurunda ıslan, güneşinde kurun.
İçine sevinç, mutluluk dolsun.
Yüreğin iki dirhem, bir çekirdek olsun.
Sabah güneşi içini aydınlatsın.
Midelerini doldurmak için milyon harcayanlara inat, sen yüreğine bahar doldur.
Umut yerleştir.
Sen yetişemezsin onlara.
Sahte ruhlar sudan ucuz.
İnadına kardeşlik türküsü tuttur.
Çocuğuna insanlığı öğret.
Korkuyu korkut...
Dünyaya kazık çakacaklarını zannedenler, bir gün mutlak kazığa oturacaklar.
Canları Cehenneme.
Bir yayla başıana git.
At kendini kır çiçeklerinin içine, gelincikleri seyret, papatya falına bak.
Olmazsa bir deniz kıyısı.
Otur bir taşın üstüne.
At oltanı denize, ne çıkarsa bahtına.
İftira etmenin, yalan söylemenin, kara çalmanın hak sayıldığı, iyiliklerin kötülüğe kolayca yenildiği bu kadar yaşanmamıştı.
İşin kolayına kaçanlarla, kötülüğe yer açanlar arasında yerin olmasın.
Bir çocuğu sevindirmeyi, bir yaşlıyı onurlandırmayı boyun borcu bil.
Seni nesli tükenmişler diye aşağılansan da, eskisen de kendin ol.
Onlar ki, kendilerine iyi olmalarından öte, başkalarının kötü olmasına sevinenlerdir.
Hesap sorulmayan kötülükleri vicdanlara havale et.
Arap baharını unut, yüz yıl önce Anadolu topraklarında yaşanan bağımsızlık baharını yeşert.
Çıkar uğruna dünyayı kirletenlerin kirinden yeni bir renk yarat.
Çocukluk hayali yaşıyorsan, aydınlık bir dünya umut ediyorsan, bil ki düşlerin de kalbi vardır.
O düşleri maviye boyat.
Bir günlüğüne de olsa baharı yaşa, bayram et.