Akın Bodur/İskenderun
Tüm Emeklilerin Sendikası 2017 İskenderun Temsilciliği, yaptığı genel kurulla yeni yönetimini belirledi. Tüm Emeklilerin Sendikası 2017 İskenderun Baş Temsilciliğine Medine Yayman getirildi.
Eğitim Sen İskenderun Şubesinde yapılan ve tek listeyle gidilen ve 106 üyenin olduğu Tüm Emeklilerin Sendikası 2017 İskenderun Temsilciliği Yürütme Kurulu, Medine Yayman, Mustafa Çelik ve Hasan Kavak'tan oluştu. Kongrede, yürütme kurulunun görev dağılımında sendikanın baş temciliğine Yayman getirilirken, Çelik baş temsilci yardımcısı, Kavak da mali temsilci olarak belirlendi. Medine Yayman ayrıca üst kurul delegesi olarak da seçildi.
Divan başkanlığını Enver Aktaş’ın yaptığı ve üyeleri Ahmet Yeşildağ, Akif Eski’nin üstlendiği genel kuralda, faaliyet raporunu Mustafa Anlar, mali raporu da Hasan Kavak okudu. Her iki rapor da oybirliği ile kabul edildi. Eğitim Sen İskenderun Şubesinde yapılan Tüm Emekliler Sendikası 2017’nin genel kuruluna kentte örgütlü bazı siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri de katıldı.
“Neden emekli örgütlülüğü var?”
Kongrenin açılışında konuşan Tüm Emeklilerin Sendikası 2017 İskenderun Baştemsilcisi Yayman, sendikasının mücadelesine sahip çıkan ve mücadeleyi bu günlere taşıyanlara teşekkür etti. Yayman, şöyle konuştu: "Türkiye öyle bir noktaya geldi ki her gün yeni bir hukuksuzluğa uyanıyoruz. AKP’nin tam 23 yıldır yalan, talan, yolsuzluk, rant üzerine inşa ettiği düzen artık öylesine çürüdü ki her yerinden tel tel dökülüyor ve her geçen gün kitle desteğini yitiren iktidar, iktidarını sürdürmek adına gözünü karartıp her cepheden bizi kuşatmaya kalkması, halk egemenliğinin gasp edilmesi, diğer adıyla iktidar darbesi tüm toplumsal kesimlerde infial uyandırır iken işsizinden, çalışanına emeklisinden, öğrencisine kadınlarına kadar tüm toplumsal kesimlerin ayağa kalkıp 'artık yeter' diyerek 'dur' demesi. Süreç bizleri değişik evrelerde yakalıyor. Hepimiz bu tarihsel sürecin, mücadelenin içerisinde doğduk, büyüdük bu günlere geldik. Neden emekli örgütlülüğü var? Kapitalizm ne bulursa onun üzerinden kar eder. Yani 'vahşi kapitalizm' de dediğimiz emperyalizm her şeyden kar etmeyi ister. Büyük buhrandan sonra yaşanabilir ve sürdürülebilir bir kapitalizme 'keynesyen ekonomi' diyoruz. O süreçte sürecin sonuna doğru kapitalizm yeterince kar etmediğini düşünmüş olacak ki günün sonunda neo liberal kapitalist sisteme geri döndü. Neo liberal kapitalist sistem; kar demek, para demek her şeyi paraya çevirmek, sosyal devleti, sosyal hakları ortadan kaldırmak, her şeyi özelleştirmeye ve sermayenin egemenliğine aşmak demek. Başta sağlık, eğitim özelleştirildi. Doğamız, çevremiz, tarihimiz talan edildi, topraklarımız, derelerimiz, sularımız, dağlarımız, taşlarımız üç beş şirkete peşkeş çekildi. Kapitalizm nereden kar edecekse oraya saldırıyor. Özelleştirme aldı başını gidiyor. Sosyal devlet hiç edildi. Vahşi kapitalizm emeklilere de saldırıyor. 'Emekliler çalışmıyor ama para alıyor' diyorlar. Sanki babasının hayrına para veriyor gibi. Oysa biz zaten birikmiş olan emeğimizi yani bedelini peşin ödediğimiz emeğin karşılığını bugün alıyoruz. Bunu da insanca bir yaşam seviyesinde almaya çalışıyoruz. İsteğimiz bu. İşte bu vahşi kapitalizm- Dünya Bankası, IMF gibi kapitalist kuruluşlar 1990’lı yılların ortalarında hükümetlere bir öneride bulundu; Emeklilerin maaşlarını kırpın oldukça azaltın, diye. Ülkemizde hükümetler bunu emir telakki etti. Hemen işe koyuldular ve emeklilerin maaşlarında düşürme derdine düştüler. 1999'da Derviş vakası vardı. 15 günde bütün emeklilerin, çalışanların aleyhine ne varsa o yasaları mıntıka temizliği yapar gibi çıkardılar (Bunlardan biri de (5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu). Bunu gören devrimci, demokrat emekliler 90’lı yılların ortalarında yeni yeni örgütlenmeye başladı. Farklı farklı sendikalar oluştu. Biz de 2017 yılında örgütlemeye başladığımız sendikal hareket sürecinde Tüm Emekliler Sendikası olarak yola çıktık. Örgütlenme ve eylemliliklerimiz sürerken kısa zaman dilimi çerisinde devletin baskısıyla emekli sendikaları hakkında kapama kararı alındı ve sendikamız kapatıldı. Tekrar toparlandık ve sendika çalışmaları ve eylemlilikler sürdürüldü. 2021 yılında tekrar emekli sendikalarının kuruluşunun önü açıldı. Yasaklar kalktıktan 6 ay sonra yeniden kuruluş kongremizi Ankara’da binin üzerinde katılımcı ve delege ile gerçekleştirdi. Sendikamızın adını Tüm Emekliler Sendikası yapmak zorunda kaldık. 2017 tarihli logomuz değiştirilmedi. Bir yandan emekli hakları için mücadeleyi sürdürürken, emekliye Cumhuriyet tarihinin en kötü yaşam koşullarını reva gören iktidar ve düzeni ile de mücadele önceliğimiz oldu ve olmaya devam edecek. Bugün en az 200 üyeden oluşan 50 şube, en az 50 üyeden oluşan 65 temsilcilik ile toplam 25.500 üye sayısına ulaştık. Sendikamızın mücadelesinin 4. yılını bitirip genel kurul süreçlerine girdiğimiz bu günlerde bütün engellemelere zorluklara rağmen ortaya koyduğumuz fiili meşru mücadele anlayışımızla emeklilerin mücadelesini hem siyasetin gündemine almaya hem de toplumsal desteği arkamıza almayı başardık."
10853,49%0,99
40,68% 0,07
47,07% -0,18
4415,04% 0,46
7061,38% 0,32