Akın Bodur/İskenderun
Suriye´nin İdlip kentinde Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarına Suriye güçleri tarafından yapılan yoğun topçu atışında 8 şehit ve 5 kişinin yaralanması üzerine kuvet komutanları ile birlikte Hatay´a gelen Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Suriye sınırındaki birliklerde inceleme ve denetlemede bulundu, yaralıları tedavi gördüğü hastanede ziyaret ederek., sağlık durumu hakkında bilgi aldı. Akar ve komutanlar, İdlip bölgesinde yaşananları Hatay´dan takip etti. İdlib´te askerlerden uzman çavuşlar Serkan Deprem (Osmaniye), Halil Demir (İstanbul), Uğur Kurt (Gaziantep), Onur Şükrü Özler (Gaziantep), Kadir Yıldız (Aksaray); uzman onbaşı Gökhan Orhan (Afyonkarahisar) ile sivil görevliler İsmail Akatay (Hatay) ve Uğur Katran (Mersin ) şehit olmuştu.
Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türk Silahlı Kuvvetleri´nin (TSK) komuta kademesi, Suriye sınırın sıfır noktasındaki birliklerde inceleme ve denetlemede bulundu. İnceleme ve denetlemede Millî Savunma Bakanı Akar´a, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz eşlk etti. Millî Savunma Bakanının internet sitesinden yapılan fotoğraflı açıklamada şu ifadelere yer verildi: 'Türk Silahlı Kuvvetlerinin İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi´ndeki faaliyetlerinin yönetildiği Harekât Merkezi´ne giden Millî Savunma Bakanı Akar ve TSK Komuta kademesi, burada sınır birliklerinin komutanları ile bir araya geldi. İlgili kurum temsilcilerinin de yer aldığı kritik öneme sahip toplantıda ayrıntılı brifing alan Bakan Akar, gerekli talimatları verdi. Bakan Akar ve komutanların bölgedeki incelemeleri sürüyor.'
Akar: 54 hedef ateş altına alındı
Milli Savunma Bakanı Akar, beraberindeki komutanlar ve ilgili kurum temsilcileri Suriye sınırının sıfır noktasında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi´ndeki faaliyetlerinin yönetildiği Harekat Merkezi´nde birlik komutanları ile bir araya geldi. Akar, burada yapılan ´kritik toplantı´ sonrası yaptığı açıklamada, Soçi ve Astana´da belirlenen mutabakatlar kapsamında başlatılan sürecin devam ettiğini, çeşitli ateşkeslerin ilan edildiğini ifade ederek, 'Ancak her seferinde rejim tarafından bu ateşkesler bozulmuş, bu ateşkeslerin sürekliliği sağlanamamıştır' dedi. bakanlığın internet sitesinden yapılan açıklamaya göre, mutabakatlara uygun olarak faaliyetlerini yerine getirdiklerini belirten Akar, 'Bu çerçevede ateşkeslerin sürekliliğini sağlamak, birliklerin güvenliğini sağlamak, diğer taraftan da göçün önlenmesine ve buradaki insanların zor arazi ve iklim şartlarında yaşadıkları insanlık dramına son vermek maksadıyla bu konudaki çalışmalarımızı sürdürmekte ve ilave tedbirler almaktayız. Bu nedenle arazideki unsurlarımıza gerekli desteği sağlamak, takviyeleri yapmak bakımından bazı intikaller planlandı ve icra edildi. Bu intikaller önceden kurulan düzen çerçevesinde muhatabımız olan Ruslarla koordine edildi onlara hem yer hem zaman bakımından gerekli bilgiler verildi. Son olayda da intikalimiz bir gün öncesinden yani dün saat 16.13 ve teyiden saat 22.27´de buradaki ilgili arkadaşlarımız tarafından Rusya tarafındaki ilgili personele bildirildi. Bu iletişim ve bilgilendirmelere rağmen, tüm bu önlemlere rağmen, rejim tarafından gece saat 01.13´te unsurlarımıza karşı ateş açılmıştır. Talimatlar doğrultusunda ve meşru müdafaa çerçevesinde oradaki unsurlarımız tarafından Rejim hedeflerine karşı anında gerekli mukabele misliyle gösterilmiştir. Şu ana kadar 54 rejim hedefi ateş altına alınmış, çeşitli kaynaklardan aldığımız bilgilere göre şu ana kadar 76 rejim mensubu, askeri etkisiz hale getirilmiştir. Diğer taraftan da bizim şehit ve yaralılarımız var.
Astana ve Soçi Mutabakatları çerçevesinde bir an önce ateşkesin sürekliliğini, birliklerimizin güvenliğini, göçün önlenmesini ve zor arazi ve mevsim koşullarında büyük bir insanlık dramı yaşayan Suriyeli kardeşlerimizin güvenliğini sağlamak maksadıyla gerekli her türlü tedbir alınmıştır, alınmaktadır. TSK, bu konuda üzerine düşen her türlü sorumluluğu eksiksiz, aksaksız yerine getirmektedir' dedi.
'Yapmaya çalıştığımız şey, ateşkesin sağlanması'
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Küçükakyüz ile sınır hattındaki birliklerdeki incelemesinin ardından Hatay Devlet Hastanesi´nde tedavi altına alınan İdlib´deki saldırıda yaralanan askerleri de ziyaret etti. Hastanede Hatay Valisi Rahmi Doğan ve hastane yetkilileri tarafından karşılanan Akar ve komutanlar, saldırıda yaralanan askerleri tedavi gördükleri odalarda tek tek ziyaret etti, sağlık durumlarına ilişkin doktorlardan bilgi aldı. Ziyaret sırasında yaralı askerler iyileşip yeniden görevlerinin başına dönmek istediklerini belirtirken bir yaralı yakını ise her zaman devletin emrinde olduklarını ifade ettiği belirtilen bakanlığın ayrı bir açıklamasında ise Akar´ın, hastane çıkışında, ' 8 şehidimiz var, bunlardan 7´si asker biri bizimle beraber çalışan sivil bir kardeşimiz. Onların üzüntüsünü yaşıyoruz. Esed güçlerinin yaptığı alçak saldırının karşılığı verildi, verilmekte. Şehitlerimizin bir damla kanının dahi hesabı soruldu, sorulmakta. Bu konuda silahlı kuvvetlerimizin ne kadar kararlı olduğunu herkes biliyor, herkes öğrendi. Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda elimizdeki tüm imkan ve yetenekleri kullanmak suretiyle bize bunu yapanlara karşı yapılması gerekenlerin hepsi planlarımız doğrultusunda gerçekleştirildi. Burada yapmaya çalıştığımız şey, bir an önce ateşkesin sağlanması, bir an önce akan kanın durması ve Suriyeli, İdlibli kardeşlerimizin rahat, huzur ve barış içinde hayatlarını sürdürmeleridir' açıklama yaptığı belirtildi. Silahlı kuvvetlerin büyük fedakarlıklar yaptığını, kahramanlıklar gösterdiğini ve aynı şekilde mücadeleyi de sürdürdüğünü belirten Akar, şu açıklamayı yaptı: 'Temennimiz bir an önce buraya ateşkesin, barışın, huzurun, istikrarın gelmesi. Gayretimiz bunun içindir. Soçi, Astana mutabakatlarındaki görevlerimize son derece saygılıyız, burada bize düşen görevler ne varsa sorumluluklarımızı yerine getirdik, getirmeye devam ediyoruz. Aynı şekilde muhataplarımızın da sorumluluklarını yerine getirmesini bekliyoruz. Burada uluslararası hukuka, mutabakat muhtıralarına saygılı olduğumuzu söylemekle beraber diğer taraftan da hakkımızı, hukukumuzu sonuna kadar koruyacağımızdan da kimsenin şüphesi olması. Bu çerçevede faaliyetlerimiz planlandığı şekilde devam ediyor. Yapılması gereken ne varsa asil milletimizin hakkını, hukukunu korumak için bize düşen ne varsa, ölürsem şehit kalırsam gazi anlayışı içinde bu mücadelemiz devam ediyor. Başımız sağolsun, milletimizin, silahlı kuvvetlerimizin ve silah arkadaşlarımızın başı sağolsun. Kanlarını yerde bırakmadık, bırakmamakta da kararlıyız.'
Hatay Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, vali Doğan, Milli Savunma Bakanı Akar ile birlikte İdlib´deki saldırıda yaralanan askerleri ziyaretinde, Hatay İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Hambolat ve Hatay Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Mahmut Bayrakçıoğlu´ndan yaralıların sağlık durumu hakkında bilgi aldı.
Şehitler memleketlerine Hatay´dan uğurlandı
İdlib saldırısında şehit olan asker ve siviller, önceki akşam Hatay Havaalanında düzenlenen törenle memleketlerine törenle uğurlandı. Havaalanındaki törene Millî Savunma Bakanı Akar ve Hatay Valisi Rahmi Doğan ve diğer yetkililer de katıldı. Bazı şehitler ise karayolu ile memleketlerine ulaştırıldı. İdlib´te yürütülen operasyonda lojistik destek sağlamak amacıyla görevli olan ve saldırıda şehit olan 2 çocuk babası Reyhanlı´ı şoför İsmail Akatay, dün ikindi namazı sonrası memleketi Reyhanlı´daki Fatma Bahadırlı Caminde düzenlenen tören sonrası Reyhanlı Asri Mezarlığında toprağa verildi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Adnan Ertem, Akatay ailesi ve yakınları ile protokolünün de katıldığı cenaze namazını Hatay Müftüsü Hamdi Kavillioğlu kıldırdı. Cenaze töreninde şehit yakını olduğu belitiylen bazı kişiler, CHP Hatay Milletvekillerinin gönderdiği çelenkleri parçaladığı ve 'Buraya kakışmaz, CHP gelmeyecek' dediği savunuldu.
Hatay Valiliğinden yapılan açıklamada, 'Suriye´nin İdlib kentinde rejim tarafından gerçekleştirilen yoğun topçu atışı sonucu şehit olan 4 askerin naaşı, düzenlenen törenle memleketlerine uğurlandı' ifadesine yer verildi. İdlib´de şehit olan askerlerden Piyade Uzman Çavuş Halil Demir İstanbul´a, Piyade Uzman Çavuş Onur Şükrü Özler Gaziantep´e, Ulaştırma Uzman Çavuş Gökhan Orhan Afyonkarahisar ‘a, Ulaştırma Uzman Çavuş Uğur Katran Mersin´e defnedilmek üzere Hatay Havaalanı´nda düzenlenen askeri törenle memleketlerine uğurlandığı belirtilen açıklamada şunlara yer verildi: 'Hatay Havaalanı´nda gerçekleşen askeri törene Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz, 2. Ordu Komutanı Korgeneral Sinan Yayla ve Hatay Valisi Rahmi Doğan, Hatay Milletvekili Abdülkadir Özel, 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Alpaslan Kılınç, İskenderun Deniz Üs Komutanı Tuğamiral Fuat Gedik, 8. Komando Tugay Komutanı Piyade Komando Albay Orhan Akkurt, 2. Hudut Alayı Komutanı Piyade Albay Ümit Durmaz, Vali Yardımcısı Cilvegözü Mülki İdare Amiri Salih Altun, kaymakamlar, İl Jandarma Komutanı Albay Uğur Ertekin, İl Emniyet Müdür Yardımcısı Tuncay Pekin, ilgili kurum müdürleri ve şehitlerimizin silah arkadaşları katıldı.'
İdlib´te yaşanan olaylardan sonra siyasetçiler de sosyal medya üzerinden düşüncelerini duyurdu. Hatay milletvekilleri şehit olanların ailesinin acıs ını paylaştı. Acıyı paylaşanlardan Hatay Milletvekili Lütfü Kaşıkçı, sosyal medya üzerinden 'Yolladığın turiste aldığın domatese boyun eğen namerttir. Sen Ayı isen bizde Bozkurduz' ifadesini paylaştı. Öte yandan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, 'Türkiye´nin Suriye´nin kuzeyindeki mevcudiyeti, insani bir krizin daha çıkmasının önündeki tek engeldir” açıklamasını yaptı. İletişim başkanlığı Adana Bölge Müdürlüğünden iletilen açıklamaya göre Altun´a ilişkin şu açıklamaya yer verildi: 'Esed rejiminin askerlerimize saldırısı, Suriye´nin kuzeyindeki korkak eylemlerinin son örneğidir. Kendi halkından yüz binlerce insanı öldüren bu rejimin, ordumuza yönelik saldırılarına asla göz yumulamaz. Kahraman askerlerimiz, Rusya ile anlaşmalarımız doğrultusunda Suriye´de güvenlik ve insani misyonlarını yürütüyor. Şayet Rusya, Esed rejiminin bizi hedef almasını engelleyemiyorsa tıpkı bugün İdlib´de yaptığımız gibi, bize yönelik bütün tehditlere karşı harekete geçmekten çekinmeyeceğiz. Türkiye´nin Suriye´nin kuzeyindeki mevcudiyeti, insani bir krizin daha çıkmasının önündeki tek engeldir. NATO müttefiklerimiz ve Avrupalılar, bizi bu konuda destekleme adına maalesef yeterli çabayı göstermiş değiller. Uluslararası toplum bu gibi saldırılarda Türkiye´nin yanında yer almazsa sınırlarımızda bir mülteci kriziyle daha karşı karşıya kalacağız. Sadece mülteci akını tehdidiyle karşı karşıya kaldıklarında dikkatlerini bu konuya çeviriyorlar. Hatta Suriye´nin kuzeyindeki askeri operasyonlarımız üzerinden bizi eleştirme cesaretini bile gösteriyorlar. Bugün şehit olan askerlerimizin üzüntüsünü yaşıyoruz ancak mücrim bir rejimin oluşturduğu tehditler bizi yıldıramaz. Ulusal güvenliğimizden kesinlikle ödün vermeyiz. Uluslararası toplumun ciddi anlamda müdahil olması ve çok güçlü bir şekilde destek vermesiyle Suriye krizi sona erdirilmelidir.'
İdlip kampanyası 14 Ocak´ta başladı
Hatay Valiliği internet sitesinden de 'Bir aradayız, İdlib´in yanındayız' kampanyasının duyuru ve bilgisi yayınlandı. 14 Ocak tarihinde yayınlandığı belirtilen kampanya bilgilendirmesinde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu´nun öncülüğünde ve AFAD koordinasyonunda bir araya gelen sivil toplum kuruluşlarının, İdlib için ortak bir insani yardım kampanyası başlattı; kampanyasının tanıtım toplantısında, bakan Soylu, bakan yardımcısıİsmail Çataklı, AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu ve katılımcı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, yurt içi ve yurt dışındaki tüm vatandaşları kampanyaya katılmaya çağırdığı, 'İDLİB' yazıp 1866´ya SMS gönderilmesiyle 10 TL ile kampanyaya katılabilineceği belirtildi. Duyuruda şunlara yer verildi: '... İdlib, gerginliği azaltma bölgesi ilan edilerek çatışmalardan izole edilmesine rağmen, rejim güçlerinin bombardıman ve saldırıları devam ediyor. Uzun bir süredir devam eden saldırılar, 2019 sonuna doğru daha da yoğunlaştı. Binlerce sivilin hayatını kaybettiği bombardımanlar sonucunda, 312 bin sivil Türkiye sınırına yakın bölgelere göç etti. İdlib´de yaşanan insanlık dramı nedeniyle başlatılan; AFAD, Türk Kızılay, Türkiye Diyanet Vakfı, Beşir Derneği, Deniz Feneri Derneği, Hayrat Yardım, Hüdayi Vakfı, İHH ve Sadakataşı´nın destek verdiği Bir Aradayız İdlib´in Yanındayız kampanyası, tüm Türkiye´yi İdlib´li kardeşlerinin yaralarını sarmaya davet ediyor...' Kampanya bilgilendirmesinde bakan Soylu´ya ilişkin, “1 Aralık 2019´dan bu yana 312 bin kişi, İdlib´den Türkiye sınırına geldi. Bunların yüzde 76´sı kadın ve çocuktur. Takdir edersiniz ki bu bir taşınma değil, kaçıştır. Sınırımızın 20 kilometre dışına kadar oluşturduğumuz 9 kamp alanına geliyorlar. Kamp alanlarındaki tüm tedbirlere, insani tedbirlere dair adımları atıyoruz. Suriye meselesinin başlamasından itibaren Türkiye elini insani anlamda sahadan çekmedi. Şu ana kadar barınmadan beslenmeye, ısınmadan kışlık ihtiyaçlara kadar 217.320 kişiye yardım ettik' ifadesine yer verildi.