Maske, 1 yıl takılmalı

ABD´nin Florida Eyaleti Sağlık Dairesi Genel Sekreteri Scott Rivkees, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından korunmak için en az bir yıl maske takılması gerektiğini bildirdi. Rivkees, 'Aşı olana kadar, maske takmak bizim yeni normalimiz olacak ve kendimizi buna alıştırmamız ve korunmamız gerekiyor' değerlendirmesinde bulundu. 

Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, Rivkees, maske takma gerekliliğinin ne kadar süreceği yönündeki bir soruya, 'Eğer daha uzun sürmezse bir yıl' cevabını verdi; Çevrede mücadelesi zor bir virüs olan Kovid-19 var oldukça bu tarz önlemlerin alınmasının zorunlu olduğunu, yeni bir aşı bulunana kadar maske takarak insanların hem kendini hem de etrafındakileri virüsten korumuş olacağını belirtti. Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü Müdürü Dr. Anthony Fauci ve diğer uzmanlar da, 12 ila 18 ay daha bir aşı yapılamayacağı yönündeki görüşleri paylaşıldı.

Harvard Üniversitesi´nde görev alan araştırmacılar ise sosyal mesafe uygulamasının 2022 yılına kadar yürürlükte kalabileceğini açıkladı. Harvard Üniversitesi araştırmacıları, sosyal mesafe kuralları 2022´ye kadar tamamen ya da kısmen uygulanmaya devam etmesi gerektiğini belirtti ve üniversite yapılan araştırma kapsamında Kovid-19´u, önceki iki tip corona virüs salgınıyla kıyaslayan ekip koronavirüsün tekrarlayan kış salgınına dönme ihtimali olduğu sonucuna ulaşıldığı kaydedildi. Haberde, koronavirüsün ikinci dalga olarak karşımıza çıkabileceği olasılığına karşı 2022 yılına kadar sosyal mesafe uygulamasının yürürlükte kalmasını önerildiği belirtildi.

Öte yandan Rusya Sağlık Bakanlığı epidemiyoloji uzmanı Nikolay Briko, yeni tip koronavirüsün 4 metreden bulaşabildiğini ifade etti. Cumhuriyet´in haberine göre, Briko, Kovid-19´un bulaşma mesafesi ile ilgili verileri güncelleyerek, koronavirüsün 4 metre mesafeden insandan insana bulaşabildiğini ifade ederek, virüsün 30 dakika ila 3 saat arasında havada kalabildiğini, nesnelerin yüzeyinde ise birkaç gün varlığını sürdürdüğünü ve bulaşmanın sadece havadan damlacıklar yoluyla değil, aynı zamanda temasla da gerçekleşebileceğini kaydetti.