3 Kasım 2002´den günümüz kadar en az 29.050 işçinin, iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini ifade eden HDP Adana milletvekili Oruç, 'Emekçilerin aleyhine çıkarılan yasalar, hak ve özgürlük mücadelelerine karşı süreklileşen bir baskı ile sağlıksız/güvencesiz çalışma koşullarının yaşama geçirildiği bu dönemde iş cinayetleri artmıştır. Bugün, 28 Nisan ´İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü´ olması vesilesi ile; iş cinayetlerinin önüne geçilmesi için çalışmalar yapılması amacıyla Anayasa´nın 98. ve İç Tüzüğün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması için gereğini talep ederiz' ifadesine yer verdi.
Geçen yıl ´en az 2.170 işçi hayatını kaybetti´
Milletvekili Oruç, Meclis Araştırması Önergesinin gerekçesini ise şöyle açıkladı: 'İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi´nin 2021 Raporuna göre; yüzde 65´ini ulusal basından, yüzde 35´ini ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından derlediği bilgilere dayanarak tespit edildiği kadarıyla 2021 yılında en az 2.170 işçi hayatını kaybetmiştir. Mart 2022 Raporuna göre ise; 2022 yılının ilk üç ayında en az 347 işçi iş cinayetinde hayatını kaybetmiştir. AKP´nin iktidara geldiği 3 Kasım 2002 tarihinden itibaren geçen son 20 yılda ´oransal olarak işçi ölümleri düştü´ söylemlerine karşın gerçek veriler ışığında iş cinayetlerinde en az 29 bin 50 işçi hayatını kaybetmiştir. 2002-2011 dönemi SGK´dan alınan veriler, 2012-2021 dönemi İSİG Meclisi tarafından saptanan veriler ışığında; 2002 yılının son iki ayında en az 146 işçi, 2003 yılında en az 811 işçi, 2004 yılında en az 843 işçi, 2005 yılında en az 1.096 işçi, 2006 yılında en az 1.601 işçi, 2007 yılında en az 1.044 işçi, 2008 yılında en az 866 işçi, 2009 yılında en az 1.171 işçi, 2010 yılında en az 1.454 işçi, 2011 yılında en az 1.710 işçi, 2012 yılında en az 878 işçi, 2013 yılında en az 1.235 işçi, 2014 yılında en az 1.886 işçi, 2015 yılında en az 1.730 işçi, 2016 yılında en az 1.970 işçi, 2017 yılında en az 2.006 işçi, 2018 yılında en az 1.923 işçi, 2019 yılında en az 1.736 işçi, 2020 yılında en az 2.427 işçi, 2021 yılında en az 2.170 işçi ve 2022 yılının geçtiğimiz ilk üç ayında ise en az 347 işçi hayatını kaybetmiştir. Geçtiğimiz yaklaşık 20 yıllık bu dönem içerisinde; Soma, Davutpaşa, Ostim, Torunlar, Isparta, Düzce, Ermenek, Esenyurt, Erzurum, Samsun, Güllük, Elbistan, Şırnak, Dursunbey, Hendek, 3. Havalimanı, Tuzla Tersaneleri gibi birçok işçi katliamı meydana gelmiştir. İş cinayetleri sonrası cezasızlık politikası izlenmektedir. Davalarda asıl sorumlular mahkemeye çıkartılamadığı gibi tali sorumlular kısa süreli hapis cezalarına çarptırılmış, bu cezalar para cezasına çevrilmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu ile taşeron çalıştırma başta olmak üzere esnek ve güvencesiz çalıştırmanın önü açılmış, emek ucuzlaştırılmıştır. Sendikal hareket baskı altına alınmış, sendikalaşan işçiler işten çıkarılmış ve grevler “milli güvenlik” gerekçesiyle yasaklanmış, 1 Mayıs´larda alanlar işçilere kapatılmıştır. Yasalara rağmen çalışan çocuklar korunamamış, üçte biri 14 yaş ve altında olmak üzere her yıl 60-70 çocuk çalışırken hayatını kaybetmiştir. SSGSS yasası ile emeklilik yaşı 65´e çıkarılmıştır. Emekli olduğu halde çalışan, emeklilik yaşını beklediği için çalışmak zorunda kalan ve emekli olma hakkını sigortasız çalıştığı ya da sigortası düzenli yatırılmadığı için kazanamayan sayısı milyonları bulan işçi kitlesi oluşmuştur. Her yıl iş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin yüzde 20-25´i bu işçilerdir. Tarımda, sanayide, hizmet sektöründe kadınlar en güvencesiz koşullarda çalıştırılmaktadır. Her yıl 120-150 civarında kadın bu koşullarda çalışırken hayatını kaybetmiştir. Nüfusun yaklaşık yüzde 10´una yaklaşan göçmenler sigortasız, ucuz, dışlayıcı yani tamamen korunmasız koşullarda çalıştırılmaktadır. Son dönemde her yıl, 100 civarında göçmen işçi hayatını kaybetmiştir. Türkiye´de her yıl yaklaşık 120 bin ila 360 bin arasında işçi meslek hastalığına yakalanmaktadır. Ancak SGK her yıl 500 civarı meslek hastalığı tespit etmekte ve her yıl 5 ila 20 civarı meslek hastalığına bağlı ölüm açıklamaktadır. Oysa bu sayının 5-6 katı meslek hastalığına bağlı ölüm meydana gelmiştir, meslek hastalıkları gerçek verisi gizlenmektedir. Olağanlaştırılmak istenen iş cinayetlerinin önüne geçmek; sağlıksız, güvencesiz çalışma koşullarını ortadan kaldırmak, işçilerin sendikal örgütlenme haklarını özgürce kullanabilmelerini sağlamak, sendikal örgütlenme üzerindeki baskıları sonlandırmak üzere politikalar belirlemek amacıyla acilen Araştırma Komisyonu kurulmalıdır.'
9006,55%0,68
34,28% 0,06
37,26% 0,10
3073,15% 0,08
5014,38% 0,00