Nurullah ER


MAYIS VE ANNELER GÜNÜ

Nurullah ER


Mevsimiyle özdeşleşmiş belki de en önemli bir gün,

Anneler Günü!

Bahar coşkusunun, anne sevgisiyle bir arada olduğu gün.

Her özel gün ve haftaların efsanevi ve tarihsel boyutu vardır mutlak.

Yunan mitolojisinde pek çok tanrının annesi kabul edilen Rhean´nın Mayıs ayında kutlamalarla onurlandırılması rivayet olsa da, yakın tarihimizin gerçeği ABD´de Virginia eyaletinde bir öğretmenin annesini anmak için bir hukuk savaşıyla, 1914´de elde edilen gündür Anneler Günü.

Her şeyden arkalardan geldiğimiz gibi, onda da böylesi bir günü kutlamak 1955´te aklımıza gelmiş olsa da, önemli olan anlam ve önemine dair kutlanıp kutlanmadığıdır.

Annelerin hak ettiği yerde bulunup bulunmadığıdır.

Bu tarihin önemi, annelerin kıymeti bilinsin, önemi unutulmasın diyedir.

Günümüzde, annelere dair kutlamalar bir güne sığdırılarak, magazinleştirilerek, ticaretleşerek kutlanmaktadır. Sembolik olarak kutlanan böylesi önemli bir değer, insanlık soyuna yapılan en büyük ihanettir.

Ona bakıldığında kendini gördüğün kadardır anne.

Kendine verdiğin değer kadar, değerdir.

Günümüzde, annelik gibi yaratıcı değer taşıyan, kadın olarak adlandırılan annelerin ne durumda olduğu açıkça görülmektedir.

Tespitlere göre ülkemizde yaşayan 24 milyon anne vardır. Bunun 4,8 milyonu açlık sınırında, 14,5 milyonu ise yoksulluk sınırında yaşadığı belirlenmiştir.

Açlık ve sefalet her belanın sebebidir.

İşsiz anne...

Tencere kaynatamayan anne...

Evlat kaygısı çeken anne...

Günden güne mum gibi eriyip solmaktadır.

Her ay sonunda elde kalanı sıfırla toplayıp, umutla çarpmaktadır.