Nurullah ER


Emeklinin hali

NURULLAH ER


Türkiye´deki emeklinin hali içler acısı.

Bunu yaşayanlar bilse de, ekonominin eli, bilimin dilde söylüyor.
Avusturalya´da Melbuorne Mercer´in her yıl hazırladığı, Küresel Emekli Endeksi´ne bu yıl Türkiye´yi de eklemiş. 37 ülkenin emeklilik sisteminin sürdürebilirlik, dürüstlük ve doğruluk kriterleri bakımından mercek altına almış. Yapılan araştırmalarda; Hollanda, Danimarka, Avusturalya ve İsveç ilk dörde giren ülkeler olurken, Türkiye sondan üçüncü olmuş. Alfabetik harf sıralamasına göre gruplandırılan katagoride Türkiye “D” sınıfında yer bulmuş. Rapor, Türkiye için yapılan değerlendirmede endeksin nasıl artırılabileceği yönünde yapılan tavsiyelerin başında en yoksul bireylere verilen en düşük emekli maaşının artırılmasıyla işe başlanacağını belirtmiş.
Dünyanın neresine gidilirse gidilsin insan biyolojik, fizik, psikolojik ve sosyal olarak insandır. Farklı dilleri, inançları, kültürleri bulunsa da, yaşam ihtiyaçları birdir. En temel gereksinimi; beslenme, barınma, giyinme dünyanın her yanında ilk sıralarda yer alır.
Bu ve benzeri değerler paranın icadıyla, parayla alınır satılır hale gelmiştir. Günümüzde para, kabul etsek de etmesek de insanoğlunun yaşam kalitesini ve rahat yaşamasını belirleyen en büyük güçtür.
Emeklinin parası; çalışma döneminin bitiminde gelecek yaşamı için yaşlılık döneminin güvencesi olan emekli aylığıdır. Bu aylığın hesaplanması, artırılması ülkemiz de siyasi iktidarların iki dudağı arasında olmuştur. Yıllarca emekli, geçinmekten yakınıyorsa, sağlık hizmetlerinin yürütülmesinin, sosyal güvencelerinin azlığından söz ediyorsa, siyasi iktidarlar emeklileri, emekli olduktan sonra unutmuş, kaderiyle baş başa bırakmış demektir.
Melbourne Mercer´in hazırladığı Küresel Emeklilik Endeksi, Türkiye´nin emeklilik durumunu sonuncu sırada yer almasını açıklamaları, ülke yöneticilerimiz için bir uyarıcı, emekliler içinse düşündürücüdür. Açıkca söylenen, emeklilik maaşında iyileştirme, sosyal güvencede ve sağlıkta yenileşmeye gidilmelidir. Bu sistemde sürdürebilirliği zor demektir.
Ülkemizde emekli aylığını hak kazanma ve emekli aylığı hesaplamalarında dengenin kurulmaması emeklilerin zararına olmaktadır. Sosyal Güvenlik Mevzuatında yapılan değişikliklerde norm ve standart birliğinden uzaklaşan hükümlerin getirilmesi, aylık hesaplamalarında karma bir sistemin uygulanması emekli aylıklarını sürekli düşürmektedir.
Emekli yaşamının iyileşmesi için Sosyal Güvenlik Kurumunda köklü değişiklikler şarttır. Kısa vadede ; 2000 yılı öncesi emekliye uygulanan intibak, 2000 yılı sonrası emekli olanlara da uygulanmalıdır. Emekli aylığı hesaplamaları artış sistemi karma hükümlere göre değil de tek bir kritere göre yapılmalıdır. Emekli aylığı hesaplamalarında TÜFE´ye endekslenmesi, emekliyi ekonomik olarak koruyan bir sistem olmamıştır. Pazar enflasyonu ile TÜİK´in enflasyonu sürekli çelişmektedir. Bayramlarda verilen 1000 TL. Mutlaka artırılmalı, sağlıkta katkı payları kaldırılmalı, hastaneler daha donanımlı hale getirilerek emekli özel hastanelere muhtaç edilmemelidir. Ayrıca yerel yöneticiler emekliyi; sosyal, kültürel ve psikolojik olarak desteklemelidirler.
Bugün emeklisi geçmişte çalışarak ülke ekonomisinin gelişmesine, büyümesine katkı sunan, her çivisinde alın teri ve göz nuru olan kişilerdir. Onlara yaşamının sonbaharında yakışan sağlıklı ve kaliteli bir yaşamdır.